Ziraat Katılım Bankası ile Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) arasında “İyi Niyet Sözleşmesi” imzalandı.

Ziraat katılım Bankası Genel Müdürü Osman Arslan, beraberindeki kanka yöneticileri ile birlikte MESOB Başkanı Şevket keskin’i ziyaret etti.

Ziyarette  Ziraat Katılım’ın esnaflara yönelik hizmetleri için  Genel Müdür Arslan ile Birlik Başkanı Keskin arasında  İyi Niyet Sözleşmesi imzaladı.

-Huzur kadar ekonomiye de ihtiyaç var..

MESOB Başkanı Şevket Keskin, “Bizimle beraber olmanızdan dolayı teşekkür ediyorum. İyi niyet sözleşmesinin esnafımıza ve Malatya’mıza, ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Ülkemizin birlik ve beraberliğe ihtiyacı var. Huzur ve kardeşliğe ihtiyacımız olduğu kadar ekonomiyi de ihtiyacımız var. Esnafımıza verilecek desteklerle bu zorlukları aşacağımıza inanıyoruz” dedi.

-İlk defa kamu eliyle katılım bankacılığı oluştu

Ziraat katılım Bankası Genel Müdürü Osman Arslan, “Ziraat Katılım 29 Mayıs 2015 tarihinde Eminönü İstanbul Şubesiyle Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle faaliyete başladı. Aradan 20 ay geçti. 20 aylık süre içerisinde Türkiye genelinde 46 şubeye ulaştık. Tabiki Malatya’nın plaka kodu olan 44. Şubeyi de Malatya’da 44 şube koduyla bugün faaliyete geçirmiş olduk. Malumunuz katılım bankacılığı geleneksel bankacılığa göre yeni bir oluşumdur. Türkiye’deki mazisi 30 yıllık.  Ancak bu 30 yıl içerisinde genellikle açılan katılım bankaları Körfez sermayeli, yabancı sermayelidir. İlk defa kamu eliyle, devletin eliyle Ziraat Katılım açıldı 2015’te, daha sonra 2016’nın Şubat ayında Vakıf Katılım açıldı. Dolayısıyla geleneksel bankacılıkta kamu gücü oldukça etkili. Aynı gücü biz katılım bankacılığı alanında da devam ettireceğimize inanıyoruz. Katılım bankacılığının dünyadaki ismiyle İslami Finansın bugün itibariyle büyüklüğü 2 trilyon doları geçti. Bu rakamın 2025 yılında 3.5 trilyon dolarlara yükseleceğini tahmin ediyoruz. Bu gelişmeden de, bu dünya genelindeki rakamlardan bahsediyorum;  Türkiye’de önemli derecede istifade edecek.  Tabiki son yıllarda katılım bankacılığının kurumsal yapısı da gelişiyor. Bugün itibariyle Türk bankacılık sektöründen almış olduğu pay yüzde 5 civarında. Ancak bunun 2015’te yüzde 15’lere çıkarılması gibi bir hedefimiz var. Kolay bir hedef olmamakla birlikte gerekli koşullar sağlandığında ulaşılabilecek bir hedeftir.” dedi.