TESK YÖNETİM KURULU ÜYESİ VE MESOB BAŞKANI ŞEVKET KESKİN:

-“ÖZGECAN’İN KATİLLERİNE VERİLECEK CEZA KADAR, YOLCU TAŞIMACILIĞINDA YAPILACAK YASAL DÜZENLEMELER DE ÖNEMLİDİR”

-“SABIKALI YADA SABIKASIZ HERKES TİCARİ YOLCU TAŞIMACILIĞI YAPABİLİYOR. YASAL BİR ENGELLEME GETİRİLMELİ”

Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Yönetim Kurulu Üyesi ve Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin, Mersin’de üniversiteli Özgecan Aslan’ın vahşi cinayete gitmesinde sanıklara verilecek ceza kadar, yolcu taşımacılığına yapılması gereken yasal düzenlemelerinde önemli olduğunu söyledi. Keskin, İstanbul’da yaşanan cinayet nedeniyle esnaf ve sanatkara yönelik yapılan eleştirilerinde gerçekle alakasının olmadığını söyledi.

“SANIKLARA VERİLECEK CEZA KADAR, YOLCU TAŞIMACILIĞINDA YAPILACAK DÜZENLEMELERDE ÖNEMLİDİR”

TESK Yönetim Kurulu Üyesi ve MESOB Başkanı Şevket Keskin yaptığı yazılı açıklamada, “Mersin’de yaşanan ve kelimelerle ifade edemeyeceğimiz, ancak vahşet olarak nitelendirebileceğimiz olayda kaybettiğimiz Özgecan Aslan için esnaf camiası olarak büyük bir üzüntü içindeyiz. Bu olayı lanetliyoruz ve olaya karışan kişilerin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz. Bu tür olaylar için verilmesi gereken cezalar içinde ortaya çıkan toplumsal tepkilerin dikkate alınmasını arzu ediyoruz. Duamız ve dileğimiz bu tür benzer olayların bir daha yaşanmaması içindir. Özgecan ailesinin acısını yürekten paylaşıyoruz. Olayın bir ticari hat minibüsünde yaşanması ve vahşeti gerçekleştirenlerin hatlı minibüste çalışıyor olması; dikkate alınması ve en az bu tür vahşet olaylarına karışanların cezalandırılması kadar yasal düzenleme yapılması gereken bir konudur.  Maalesef ve acı bir durum ki; bugün şoförlük bir meslek olmaktan çıkartılmıştır ve hiçbir yasal düzenleme yoktur. Bugün her hangi bir araç için “sürücü” iş talebi alındığında insanlara sorulan ilk soru; ‘Ehliyetin var mı’ sorusudur.  Ehliyeti olan herkes, ticari olarak toplu taşımada, şehir içi minibüs hatlarında, öğrenci servislerinde ticari taksi taşımacılığında, şehirlerarası yolcu taşımacılığında çalıştırılabilmektedir. Bu ‘ehliyeti’ olanlar için ne mesleki odalarımızın ve nede resmi kurumların hukuki olarak bir yaptırım yetkisi yoktur. Herhangi bir suça bulaşanların esnaf sicilinden silinmesi yetkisi de esnaf odası kuruluşlarının yetkisinde değildir. Yapılması gereken en önemli önlem,  biran önce ulaşım sektörünün her aşamasında araç ve hat sahibi olacaklar ile çalışacak şoförlerin belli bir yasal düzenleme ile disipline edilmesidir” dedi.

“SABIKALI YADA SABIKASIZ HERKES TİCARİ YOLCU TAŞIMACILIĞI YAPABİLİYOR. YASAL BİR ENGELLEME GETİRİLMELİ”

  Sabıkalı yada sabıkasız herkesin rahatlıkla ticari yolcu taşımacılığında hem hat sahibi olabildiğini ve hemde şoför olarak çalışabildiğini ve bu konuda engelleyici yasal bir düzenlemenin olmadığını aktaran Keskin şunları söyledi, “Bugün,  isteyen herkes;  sabıkalı yada sabıkasız olsun, rahatlıkla belediyelerden hat alabilmekte ve yolcu taşımacılığında şoför olarak çalıştırılabiliyor. Bunu engelleyebilmenin ve disipline edebilmenin tek yolu yasal düzenleme yapılmasıdır. Şoförlük mesleği, insanların canını, malını, namusunu teslim ettiği ve hatta devletin en mahrem sırlarının yanında konuşulabildiği kadar kutsal bir meslektir. Şoförlük mesleğine uymayanların yada bu mesleğe leke sürenlerin bu esnaf camiasından hızlı bir şekilde ayıklanmasının zamanı çoktan gelmiştir. Bu konuda hem hükümetimizden ve ilgili tüm kurumlardan destek bekliyoruz.  Ayrıca, trafik ekiplerince ticari araç kontrollerinde sadece ehliyet ve ruhsat kontrolü yapmamalı, mutlaka direksiyon başındaki kişinin sürücüsü olarak sigortalı olarak çalışıp çalışmadığı kontrol edilmelidir. Polise bu konuda yetki verilmelidir.  Belli suçlara bulaşmış olanların kesinlikle ulaşım sektöründe çalışması yasal olarak engellenmeli ve her 3 ayda bir sürücü olarak görev yapanların sabıka kaydı alınması zorunlu hale getirilmeli. Belli suçlardan sabıkalı olanların taksi ve minibüs hattı alınması engellenmeli ve yine bunlar içinde her 3 ayda bir sabıka kaydı alınma zorunluluğu getirilmeli. Şoförler ve Otomobilciler Odası ile birlikte diğer mesleki odalara yasal yetkiler verilmeli.”

“KİMSE ESNAF CAMİASINI TÖHMETALTINDA BIRAKAMAZ”

İstanbul’da yaşanan cinayet sonrasında bazı kesimlerin bilinçli bir şekilde esnaf ve sanatkar camiasının üzerine geldiğini de aktaran TESK Yönetim Kurulu Üyesi ve MESOB Başkanı Şevket Keskin, “İstanbul’da yaşanmış olan ve hiçbir zaman kabullenemeyeceğimiz cinayet olayı sonrasında esnaf ve sanatkara yönelik haksız ve yersiz eleştiriler yapılmıştır. Esnaflıkla alakası bulunmayan ve esnaf sicil kaydı olmayan bir kişi üzerinden bu büyük camiayı töhmet altında bırakmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Esnaf ve sanatkarlar camiası büyük bir camiadır. Ahilik kültürü ile gelen esnaf ve sanatkar geleneklerini ayakta tutmak için en zor şartlarda mücadele vermiştir ve vermektedir.  Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettikleri gibi;  esnaf mahallenin bekçisi, polisi abisi görevini yapmaktadır. Ancak şiddet ve fevri davranışlar esnaf ve sanatkarımızın yapısında ve ruhunda olmayan şeylerdir.  Esnaf ve sanatkar söylemler üzerine hareket eden davranışlara ve ahlaka hiçbir zaman sahip olmamıştır.  Siyasilerimiz esnafı eleştirmek yerine esnaf gezileri düzenledikleri zaman bunu yerinde görerek esnaflarımızın gerçek davranışlarını müşahede etmelidir” ifadelerini kaydetti.

“İNADINA ASKER, ALPEREN, ŞEHİT, GAZİ, POLİS OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Keskin açıklamasını şu şekilde sürdürdü; “Gerçek  esnaf ve sanatkar şiddeti, kan dökmeyi,  birlik ve beraberliği, düzeni bozmayı asla tasvip etmeyip,  şiddetle kınamaktadır. Ülkemizde son zamanlarda şiddet yaşanan olaylarda bırakın camına kar topu değmesi, camlarımız aşağı indirildiğinde, vitrinlerimiz dağıtıldığında, tezgahlarımız yerle bir edildiğinde,  mallarımız talan edildiğinde, işyerlerimiz ateşe verildiğinde,  özelikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde günlerce kepek indiremediğimiz de bile esnaf ve sanatkar camiası düzeni bozacak hiçbir hareketin içinde olmamıştır. Esnaf camiası her zaman ülkenin düzenini, birliğini ve beraberliğini savunan en büyük camia olmuştur. Bir cana kıymanın ne kadar büyük bir vahşet ve yanlış olduğunu esnaf ve sanatkar kadar bilen bir teşkilat yoktur.  Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın esnaf ve sanatkarla ilgili olarak ifade ettiği sözler üzerinden bazı kesimlerin kin ve öfkelerini dillendirmek için,  adi bir cinayet üzerinden esnaf ve sanatkarı hedef gösterenlere sesleniyoruz; Evet esnaf askerdir, alperendir, şehittir, gazidir, kahramandır, polistir, hakimdir, hakemdir. İnadına asker, alperen, şehit, gazi, kahraman, polis, hakim ve hakem olmaya devam edeceğiz.  Esnafın olduğu sokak aydınlıktır, esnafın olmadığı sokaklar karanlıktır.  Ülkenin huzurunu ve barışını kendi huzurundan önde tutan esnaf ve sanatkar camiası olarak, İstanbul’da işlenmiş olan cinayet olayını nefretle kınıyoruz. Esnaf camiası olarak, olayda vefat eden genç arkadaşımıza Allah’tan rahmet, başta ailesi olmak üzere dostlarına ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz.”