KESKİN’DEN BAŞBAKANA YAPILAN ZİYARET AÇIKLAMASI:

TESK YÖNETİM KURULU ÜYESİ VE MESOB BAŞKANI ŞEVKET KESKİN:

“BUGÜN BAŞBAKANIMIZIN YANINDAYIZ, YARINDA YANINDA OLACAĞIZ”

“EYLEMLERDE EN BÜYÜK ZARARI ESNAF VE SANATKAR KESİMİ ÇEKTİ”

“GENÇLERİMİZİN ELİNDE TAŞ VE MOLOTOF DEĞİL, BİLGİSAYAR VE KİTAP OLMALIDIR”

“TÜRKİYE SOKAK EYLEMLERİ İLE İKTİDAR DEĞİŞTİRECEK KADAR KÜÇÜK BİR ÜLKE DEĞİLDİR”

Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Yönetim Kurulu Üyesi ve Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin, Gezi Parkı olaylarından dolayı en büyük zararın esnaf ve sanatkar kesimince yaşandığını belirterek, “Dünde Sayın Başbakanımızın yanındaydık, bugünde yanındayız ve yarında Sayın Başbakanımızın yanında olacağız” dedi.

 Keskin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaptıkları görüşme hakkında bilgi vererek, “Son günlerde meydana gelen olaylara yönelik olarak esanf ve sanatkarlar kesimini rahatsızlığını dile getirmek adına TESK Yönetimi olarak sayın Başbakanımızdan randevu talep ettik. Sayın Başbakanımızda TESK’in randevu talebini kabul ederek, TESK Genel Başkanımız sayın Bendevi Palandöken başkanlığındaki TESK Heyetiyle görüştü. Sayın Başbakanımıza teşekkür ediyoruz. Son günlerde meydana gelen eylemlerde en büyük zararı ve mağduriyeti esnaf ve sanatkar kesimi yaşamıştır.  Kepenkleri indirilen, kırılan, vitrini dağıtılan, malı talan edilen, aracı yakılan, yolcusuyla saatlerce yolda bekletilen, siftah yapmasına müsaade edilmeyen, senetleri geri döndürülen kesim esnaf ve sanatkar kesimi olmuştur. 15 gündür dükkanı kapatılan kesim esnaf ve sanatkar kesimi olmuştur.  Gelinen durum esnaf ve sanatkar için bıçağın kemiğe dayandığı nokta olmuştur. Hak ve hukuk aramanın bir sorumluluğu ve çizgisi vardır. Sokakta terör estirmekle, esnaf ve sanatkarın kepengini indirmekle, kırmakla, dükkanını talan etmekle hak aranmaz. Bunun adı demokratik talep değil, terörizmdir. Artık bundan sonra yapılacak eylemlerde esnaf ve sanatkara uzanan ellere karşı duracağız. Kim olursa olsun, hangi kesim olursa olsun, cadde ve yol kapatarak esnaf ve sanatkarın mağduriyetine neden olamaz.  Hak aradığını iddia eden insanlar ile bu eylemlere destek verenler, önce başka insanların mağduriyetine sebep olmaktan kaçınmalıdır. Sokakları ve caddeleri savaş alanına çevirmek, bu ülkenin geleceği için yapılabilecek en büyük kötülüktür. Emperyalizme karşı olduklarını iddia edenler, ne yazıkki gerçekleştirdikleri ve ancak terörizmle bağdaştırılabilecek eylemlerle, bölgesinde güçlenen Türkiye’yi içte zayıflatarak emperyalizmin taleplerini karşılamış oluyorlar ve emperyalizmin politikalarını uygulamış oluyorlar” dedi.

 Keskin şunları söyledi, “30 yılı aşkındır yaşanan terör sorununun Barış Süreci ile birlikte bitiş noktasına gelindiği bir zaman da yaşatılan sokak terörü olayları dikkat çekicidir.  Bölgesinde güçlenen, Ortadoğu ve bölgesinde lider ülke olan Türkiye’nin bu gelişimi dış güçleri elbette rahatsız etmiştir.  Türkiye artık bölgesinde lider ülkedir ve sayın başbakanımızda bir dünya lideridir. Türkiye’nin yakaladığı lider ülke vasfını kabullenemeyenler, 30 yıllık terör sorununun bitmesini hazmedemeyenler, başlatılan büyük projelerden rahatsız olanlar ne yazık ki Türkiye’yi yeni bir sokak terörü ile karşı karşıya bırakmışlardır. Esnaf ve sanatkar kesimi olarak, yapılmak istenen ve yaşatılmak istenen oyunların farkında ve bilincindeyiz.  Bu nedenle dünde Sayın Başbakanımızın yanındaydık, bugünde yanındayız ve yarında Sayın Başbakanımızın yanında olacağız.  Her şey Türkiye’miz içindir.”

  Keskin, “Terörizmden uzak her türlü hak arayışına saygı duyuyoruz.  Başkasının hak ve hukukunun çiğnenmeden yapılan demokratik eylemlere saygıyla bakarız.  Ancak, yapılan son eylemlerde yer alan gençlerimizin ne Osmanlı nesli olduğunu gördük, nede Türkiye Cumhuriyeti Devletimizi kuran Mustafa Kemal Atatürk’ün bıraktığı gençlik olarak gördük.  Bu durumda toplum olarak bizlere büyük görevler düşmektedir. Anne ve babalar olarak, gençlerimize sahip çıkma, geleceğe hazırlama konusunda daha özverili olmalıyız. Elbette gençliğimiz haklı oldukları konularda, mağdur oldukları uygulamalarda eylem yapacaktır. Ama gençlerimiz kendi ülkesine zarar veren eylemlerden uzak durma bilincini taşıyabilmelidir. Gençlerimiz her türlü terör eylem ve söylemlerinden uzak durmalıdır. Gençlerimizin elinde taş ve molotof değil, bilgisayar ve kitap olmalıdır” ifadelerini kaydetti.

  Keskin, “Sokakta başlayan eylemlerin muhalefet partilerince hükümete bir dayatma şekline dönüştürülmesi yanlıştır. Muhalefet partilerimiz sokaktaki terörizme ulaşan eylemlere destek vermekten kaçınmalıdır.  Türkiye sokak eylemleri ile iktidar değiştirecek kadar küçük bir ülke değildir” dedi.